Sanayiciler 2011’deki ilk göçle Türkiye’ye gelenlerin bir kısmının önemli görevlere geldiğini, dolayısıyla dönmeyeceklerini ifade ederken; “Velev ki hepsi gitti, bizi olumsuz etkilemez” diyenler de var. Öte yandan, Suriye’nin yeniden yapılanmasının getireceği potansiyel ticarete yönelik beklentiler, çimento hisselerini hareketlendirdi.
PİYASALARDA, Suriye’de 61 yıllık Baas rejiminin çökmesi ve muhalifler Şam’a girerken Beşar Esad’ın Rusya’ya sığınmasının etkileri fiyatlanıyor. Suriye’de yeni bir rejimin kurulacak olmasının Türkiye’ye ekonomik, sosyal ve siyasal etkilerinin neler olacağı da bir diğer tartışma konusu. Son gelişmeler sonrası ülkelerine dönmek için Türkiye’nin farklı kentlerinden yola çıkan Suriyelilerin Hatay’daki Cilvegözü Gümrük Kapısı’nda uzun kuyruklar oluşturması, bu durumun işgücü piyasasındaki olası etkilerini gündeme getirdi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın verilerine göre, geçen yıl Türkiye’de çalışma izni verilen 239 bin 835 yabancı arasında ilk sırayı 108 bin 250 ile Suriyeliler almıştı. Hürriyet’e bilgi veren ekonomistlere göre, Suriyelilerin önemli bir bölümü ülkelerine dönerse, Suriyeli çalıştıran firmalar ucuz emek gücünde kayıp yaşayacak; bu da söz konusu firmaların maliyetlerini yukarı çekecek. Mevcut koşullarda talep de düşük olduğu için Suriyelileri istihdam eden firmaların maliyetlerinde yaşanacak bu artışı fiyatlara yansıtamayacağı; bu nedenle kârlılıklarında düşüş yaşanabileceğini belirtiliyor. Ancak iş dünyası, bu durumun işgücü piyasasına etkisinin oldukça sınırlı olmasını bekliyor.
ANTEP’TEKİ OSB’LERİN YÜZDE 4’Ü SURİYELİ
450 bin Suriyeli ile en fazla Suriyeli nüfusa sahip il olduklarını söyleyen Gaziantep Sanayi Odası Başkanı Adnan Ünverdi, Hürriyet’e yaptığı değerlendirmede “5 OSB’de 280 bin çalışan var; bunun da 12 bini Suriyeli. Onlar ülkelerine döndüğünde de sanayimiz üretimine devam edecek” dedi. “Belki bir şaşkınlık dönemi olur ama sorun çıkmaz” diyen Ünverdi, “Diplomalı işsizler var. Kendi gençlerimizle yola devam ederiz” şeklinde konuştu.
‘BAZILARI BEYAZ OLDULAR, GİTMEZLER’
Hürriyet’e konuşan Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Kaya da Kileci’yle benzer şekilde, bölgede işgücünü etkileyecek Suriyeli nüfusu olmadığına dikkat çekti. “Önemli bir işgücü kaybına yol açacak sayısal çoğunlukları yok” diyen Kaya, “Şunu da görmemiz lazım: Neredeyse 13-14 yıllık bir süreç bu.
Tamamının geri dönmesini beklemek doğru olmaz. Çünkü burada iş kuranlar var. İşyerinde önemli konumlara gelenler, beyaz yakalı olanlar var. Tabii ki Suriye’de önceden daha değerli işleri olanları, toprağı olanları dahil etmiyorum ama diğerlerinin geri gideceğini çok düşünmüyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Son gelişmelerin ardından Türkiye’nin mülteci sorununu daha eli güçlü şekilde yönetebileceğine dikkat çeken Kaya, şöyle devam etti: “İlerleyen süreçte Suriyelilere sağlanan muafiyetlerin ortadan kaldırılması gerekiyor. Avantajlı durumları ortadan kalkacaktır diye düşünüyorum. Çünkü hem kamudan yardım alıp hem de çalışarak haksız rekabet oluşturduklarıyla ilgili şikâyetleri vardı iş dünyasının. Bizlerle aynı koşulda çalışmaları için adım atılmalı.”
‘VELEV Kİ HEPSİ GİTTİ, ETKİLEMEZ’
Cizre, Mardin, Diyarbakır, Şanlıurfa, Adıyaman, Malatya, Kahramanmaraş, Kilis ve Gaziantep Serbest Bölge’sini kapsayan Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Fikret Kileci, istihdam konusunda da Türkiye’nin en çok Suriyeli halkla iç içe yaşayan bölgesinde bulunduklarını hatırlattı.
Kileci, bölgedeki sanayicilerin ‘Suriyeli çalışan ülkesine döner mi’ sorusuna bakışını ise şöyle anlattı: “Elbette Suriyelilerin ekonomide bir yeri var. İki ayaklı bir durum. Örneğin, Gaziantep’te toplam istihdamın yüzde 3’ünü geçmiyor Suriyeli çalışanlar.
Ve genellikle Suriyeli bir işçi Suriyeli bir patronun yanında çalışmayı tercih ediyor. Gitmeleri durumunda Güneydoğu Anadolu sanayicileri için büyük bir açık oluşmayacak. Öte yandan Suriyeli şirketlere de iki açıdan bakıyoruz; bir yanda işini düzgün yapan, kayıtlı, kurallı şirketler var.
Onların gideceğini çok sanmıyorum. Ama bazı Suriyeli üreticiler kuralsız, kayıtsız, kendi yöntemlerine göre üretim yapıyorlar ve bizim algımızı düşürüyorlar. Onların gidebileceğini düşünüyoruz ama hepsi gider mi zaman gösterecek. Velev ki hepsi gitti, kayda değer bir negatif durum oluşacağını düşünmüyoruz, bizi olumsuz etkilemez.”